Yazar Şeyda Aydın ya da bilinen diğer adıyla Sheida Aiden, 23.04.1981 İzmir doğumlu yazardır. Ayrıca Türkiye`nin ilk siberpunk/solarpunk/kuir(queer) bilim-kurgu romanlarının ve hikâyelerinin yazarıdır. Eserleri sırasıyla: "Diğer Evrenin Senaristi", "Diğer Evrendeki Kadın", "Parçalanmış Yansımalar", "Kadınların Öldüğü Yer" ve son olarak, "Gelecekteki Geçmiş" adlı romanlardır. Bunların yanı sıra, romanları için destekleyici bir başka eser olan "Veera`nın Seyahatnamesi" adlı hikâye dizisini Nisan 2021`den itibaren Sanat Okur platformu üzerinden yayınlamış; 16 bölüm olarak okurlarla buluşturmuştur. Veera`nın Seyahatnamesi, Şeyda Aydın eserleri için önemli bir referans hikayedir; çünkü Eeva`yı kaybettikten sonra kendini yollara vuran Veera`nın, hem aşk mektupları hem de seyahat günlüğüdür ve tüm olaylar, solarpunk bir queer ütopya olan Netta adındaki kıta ülkede geçmektedir; ayrıca yazarın eserlerindeki önemli karakterleri farklı bir macerada yeniden buluşturmaktadır, ancak bu hikaye dizisini 16 bölüm ile bırakma kararı almıştır.
Eserlerine ilham olup sürekli olarak kendini geliştirdiği alanlar; mistisizm, paganizm, şamanizm, sembolizm, feminizm, çok tanrılı dinler ve mitler, varoluşçu felsefe, antropoloji, Jungcu psikanaliz, yapay zekâlı rahimler, nanoteknolojik hücre yenilenme, klonlama, beyin transfer, biyomekanik sistemler, retro fütürizm, siberpunk ve solarpunk bilim kurgu kültürü, alternatif evren teorileri, ütopya/distopya bilim kurgusunda posthümanizm şeklindedir.
Dokuz Eylül Üniversitesi Bilgisayar Programcılığı bölümü mezunudur. İstanbul`a yerleştikten sonra, senaristlik ve film yönetmenliği alanlarında çeşitli atölye ve kurslara katılmış, film yapım ve senaryo yazarlığı eğitimlerini başarıyla tamamlamıştır. Her romanını, seriye devam romanı olarak değerlendirse de, aslında her biri farklı bir macerayı anlatmaktadır. Yayınlanmış dördüncü romanı "Kadınların Öldüğü Yer" ise yeni bir seri olan NİSKALA`nın ön sunuşu niteliğindedir; ilk üç romanına kıyasla karanlıktır; sert gerçekçi suç, grotesk-gotik, fantastik gerilim tarzıdır; ama yine de bu roman, hardcore bir siberpunk serisi olan Niskala Serisine referans olmaktadır; dolayısıyla beşinci romanı GELECEKTEKİ GEÇMİŞ`i sadece siberpunk türünde yazmıştır.
Eserleri; kuir siberpunk bilim kurgu, kuir ütopya, posthumanizm ve paralel/alternatif evrenler alanlarında yurt dışında incelemeye alınmıştır. Bununla beraber, 2020 yılında yine yurt dışındaki Cyberpunk Culture Conference`dan kabul alıp Türkiye`den bu kulvarda ilk kez katılmış romanlardır. Ayrıca Posthümanizm, feminist bilim kurgu, kuir bilim kurgu ve retro/neo fütüristik ütopya, paralel evrenler konusunda yazdığı akademik makalesi, İngiltere`deki Edebiyatta Posthümanizm adlı kitapta yer almıştır. İlaveten, London Science Fiction Research Community`nin düzenlediği konferansta ve SFRA Review gibi -yurt dışının- ünlü edebiyat ve bilim kurgu dergilerinde eserleri ile yer almıştır; Türkiye`nin ilk siberpunk-kuir bilim-kurgu eserlerinin yazarı sıfatıyla hakkında makaleler yazılmıştır. Tüm hikâyelerinin en temel özelliği; en ideolojik ve olmazsa olmaz yanı, her hikâyede başkahramanın hem (queer)kuir hem de kadın karakterler olmasıdır. Kaleme aldığı kendine özgü bilim kurgu türü, spekülatif ütopya/distopya kurgusu ve retro/neo fütürizm ile mitolojinin birleşimidir. Ayrıca kurmaca evrenlerde yaşayan kuir kahramanların varoluşsal, ruhsal ve aşksal yolculuklarına; paralel evrenlere; cinsel yönelim ve cinsiyet eşitliğine, aynı zamanda içinde yaşadığımız dünyanın toplumsal gerçekçiliğine dair mistik hikâyelerdir. Hayal ettiği dünyaların, Türkiye`nin kültürel dokusu ile hiçbir ilgisi yoktur; dünyalarının kültürel dokusu gelecekçi ve evrenseldir; dolayısıyla hitap ettiği okur kitlesi, sadece Türk Edebiyatı okurları değil, Dünya Edebiyatı okurlarıdır.