İnsanı anlamak, hayatı derinlemesine kavramak ve kendini yeniden keşfetmek isteyen herkes için ilham verici bir yolculuk.
Kendinizi ve yazarlık kariyerinizi kısaca tanıtır mısınız?
İsmim Abdurrahman Subaş, 51 yaşındayım ve ilk mesleğim sınıf öğretmenliği ancak aktif olarak bu mesleği icra etmiyorum. Kişilik, duygusal zeka ve liderlik alanında eğitim, koçluk, danışmanlık yapıyorum. Yazarlık benim için en başlarda doğrudan hedeflediğim bir şey değildi. Akademik alanda, özellikle bilimsel araştırma metinleri yazarak başladım bu sürece. Ancak özellikle doktora tezimden sonra içimde bir heves oluştu ve zamanla yazma isteği daha belirgin hale geldi. Bu doğrultuda iki-üç kitap projesi üzerinde çalışıyordum ve bunlardan birini yayımladım. Yazmak, hem kendi ruh sağlığıma hem de toplumla iletişim kurabilmeme birçok açıdan katkı sağlıyor. Eğitimin merkezine insanı koyduğumuzda, bu sorumluluk yazma isteğini de beraberinde getiriyor.
Yazarlık yolculuğunuz nasıl başladı?
Yazarlık yolculuğum aslında akademik metinlerle başladı. Fakat zamanla, bu metinlerin dışına çıkarak daha deneyimsel, daha insani konulara yöneldim. Özellikle kişisel gelişim ve eğitimle ilgili deneyimlerim beni yazmaya itti. Koçluk ve duygusal zekâ gibi alanlarla ilgilenmeye başladıkça, bu konularda bir şeyler aktarma ihtiyacı da doğdu.
İlham kaynaklarınız genellikle neler olur?
İlham kaynaklarım oldukça çeşitli. Bazen bir başkasının yaşadığı acı ve onu çözme çabası ilham kaynağı olabiliyor. Duygular, öğrenme merakı, doğa… Hepsi bana ilham verir. Başkalarının hayatlarında, onların değerli üretimlerinde ilham bulabiliyorum. İlk branşım sınıf öğretmenliği olduğu için, çocuklar da benim için çok büyük bir ilham kaynağı. Onların hayata bakışı, düşündükleri şeyler, yetişkinlerin fark edemediği yönleri görmeleri beni çok etkiliyor. Aynı zamanda insanın kendi içsel arayışları da taze bir ilham kaynağı olabiliyor.
Yazma motivasyonunuz nedir? Sizin için bir meslek mi, tutku mu, yoksa ihtiyaç mı?
Yazmak benim için bir ihtiyaçla başladı. Doktora tezim sırasında ilgilendiğim konular özellikle kişilik tipleri beni yazmaya yöneltti. Gördüm ki sadece akademik değil, daha geniş kitlelere hitap edecek şeyler de yazmalıyım. Bu, hem kendim hem de toplum açısından bir ihtiyaçtı. Henüz çok fazla eserim yok ama projelerim tamamlandığında çocuk kitabı gibi farklı türlerde de çalışmalarım olacak.
Yazdığınız kitabın konusu nedir? Kısaca bahseder misiniz?
Yayımlanan kitabım “Enneagram ile Koçluk” profesyonel yaşam koçluğu üzerine. Aslında bu kitapta anlatmak istediğim şey, bireyin hayatındaki hedeflere ulaşması için kendi iç ve dış kaynaklarını keşfetmesi ve bunların içinden hedefler oluşturup yaşam organizasyonunu bilinçli yürütmesi üzerine. Koçluk soruları bireyin kendisine yeniden bakmasını ve dışarıdan bakmasını sağlıyor. Böylece içsel donanımlarını, isteklerini, ihtiyaçlarını daha net görmesini mümkün kılıyor. Kitap, kendini tanıma, iletişim kurma, kriz yönetimi, ilişki becerileri gibi konuları içeren çok yönlü bir gelişim rehberi niteliğinde.
Hitap etmek istediğiniz kitle kimlerdir? Hangi yaş grubu ya da profile?
Öncelikli hedefim öğretmenler, koçluk profesyonelleri ve mesleğine koçluk yaklaşımını entegre etmek isteyen herkes. Aynı zamanda ebeveynlerin de bu yaklaşımlardan faydalanabileceğini düşünüyorum. Önce kendilerine uygulayıp sonra çocuklarına yönlendirebilecekleri bir rehber sunmak istiyorum.
Yakın zamanda yeni bir projeniz ya da kitabınız var mı?
Evet, kesinlikle. Şu anda aynı anda birkaç farklı proje üzerinde çalışıyorum. Bunlardan biri, "İnsan ve İhtiyacı" adını verdiğim ve duygusal zekâ üzerine kuramsal temellere dayanan bir kitap. Bu çalışmada insanın içsel kaynaklarını tanıması, ihtiyaçlarını fark etmesi ve yaşamını bu farkındalıkla şekillendirmesi üzerine yoğunlaşıyorum. Bunun yanı sıra tamamlanmış bir roman projem var; şu anda gözden geçirme sürecindeyim. Bu roman, bilgiyi daha sanatsal ve bağlamsal yollarla aktarmayı hedeflediğim bir çalışma. Ayrıca çocuk edebiyatına dair taslak hâlinde olan kitap projelerim de bulunuyor. Yazı yolculuğumun çok yönlü olması içimden gelen bir motivasyon ve çünkü hayatın kendisi de çok yönlü ve katmanlı. Bu yüzden her projede farklı bir bakış açısını ve anlatım biçimini keşfetmek istiyorum.
Okuyucular kitabınızdan ne almalı? Onlara nasıl bir his bırakmasını istediniz?
Okuyucularımın, kendi içlerine dönerek kaynaklarını fark etmelerini, hayatlarına yön verme konusunda daha bilinçli olmalarını istiyorum. Kendini tanımak, motivasyon sağlamak, iletişim kurmak, empati kurmak gibi konular hayatımızın her alanında çok önemli. Kitapta yer verdiğim koçluk yaklaşımıyla okuyuculara bu becerileri kazandırmayı hedefliyorum. Uygulama yapmadıkça kitap onlara yeterli desteği sağlamaz. Daha çok yararlanmak isteyenler içeriklerdeki önermeleri uygularlarsa etkili sonuçlarını da gözlemleyeceklerdir.
Bahar Tabakoğlu ile "Kelimelerin Gücüyle Şifaya Yolculuk" yeni kitabını konuştuk.
Yazarımız Oya hanım ile gerçekleştirdiğimiz çok değerli röportajı görüntüleyebilirsiniz.
0% |